Budist öğretilerinde, kalp sadece bir organ değildir; zihnin tam merkezidir. Uygulayıcılar zihne odaklanmaktan bahsettiklerinde, aslında dikkatimizi kalbe çevirmeye davet ederler; derin duygu, sezgi ve bağlantının olduğu bir yer.
Bugün, kalbinize odaklanmanın ve içinizde bir güzellik duygusu geliştirmenin dönüştürücü gücünü keşfedelim.
Kalbinize odaklanmak için bir an ayırdığınızda, ona güzel bir şey hissetme niyetiyle yaklaşın. Bu uygulama sadece yüzeysel duygularla ilgili değildir; içinizde bulunan şeyin derin ve dürüst bir şekilde incelenmesini gerektirir. Kalbinizin derinliklerinde hangi duygular kalıyor? Hem neşeli hem de acı verici hangi duygular kabul edilmeyi bekliyor?
Kalbinize uyumlandığınızda, bir duygusal akış dalgası yaşayabilirsiniz. Bu, çok çeşitli duyguları kapsayabilir: neşe, üzüntü, sevgi ve hatta öfke. Bu duygulara direnmek yerine, onları sadece gözlemlemenize izin verin. Kalbinizi sakinleştirin ve etrafınızdaki dünyayla birlikte olun. Bu dikkatli gözlem uygulaması esastır; bunalmadan veya tepkisel olmadan hislerinize tanıklık etmenizi sağlar.
Radikal Bir Değişime Hazırım diyorsanız, kalbinizi Açın. Birçok kişinin başkalarını yargılamaya veya reddetmeye hazır olduğu bir dünyada, tam tersini yapma gücüne sahipsiniz.
Kalbinizi bilinçli bir şekilde açmak için sadece beş dakika ayırın. Hayatınızdaki birinin sevilmez olduğuna dair inancınızı sorgulayın. Bu değişim sadece sizin için değil, ilişkileriniz için de dönüştürücü olabilir. Ufak ufak başlayın…
Şimdi, Sevmekte zorlandığınız birini düşünün. İsmini bir kağıda yazarak onu ‘’ Aslında ‘’0 Sevilmez bir insan değil." Şeklinde tanımlayın. Bunu, yeni bakış açınız için belirli nedenlerle takip edin.
- "1. Bana bir kez nazik davrandığı için."
- "2. Her bireyin tarzı benzersiz. Ve Onun da benzersiz ve ilginç olduğu için."
- "3. Anlamadığım şekillerde mücadele ettiği için."
Yazarken, kalbinizi bulandıran sert yargıları bilinçli bir şekilde bırakın. Bu düşünceler genellikle kendinizi koruma ihtiyacından kaynaklanır, ancak izolasyona ve öfkeye de yol açabilir.
Gerçek huzur, yalnızca geçmişteki hataları düzeltmekten veya farklı koşullar dilemekten kaynaklanmaz. Bunun yerine, kendini keşfetmekten, içinizde bulunan şefkatli ve anlayışlı kişiyi keşfetmekten kaynaklanır. Bu yolculuğu benimsediğinizde, kendinize başkalarıyla daha derin ve anlamlı bir şekilde bağlantı kurmanıza ve ilişkilerinizi çeşitli şekillerde dönüştürmenize izin verirsiniz.
Kalbinize odaklanarak ve güzellik ve sevgi duygularını geliştirerek, duygusal gelişim ve iyileşme için alan yaratırsınız. Bugün bu kalp merkezli yaklaşımı uygulamak için bir an ayırın. Bunu yaparken, yalnızca kendi içinizde huzuru bulmakla kalmayacak, aynı zamanda bu huzuru çevrenizdekilere de yayacaksınız. Unutmayın, kalp, zihnin bulunduğu yerdir; onu besleyin ve dünyanızın dönüşümünü izleyin.
Her Daim sevgi ve Işıkla
Sibel Kavunoğlu
Comments